Yaz ayı demek bir yönüyle, düğün sezonu demektir. Mutlu bir yuva kurmak, iyi bir aile tablosunun bileşenleri olmak tarifsiz bir duygudur. Evlilik yeni bir hayat ve yeni bir neslin başlangıcıdır aynı zamanda. Bu yeni Bir hayata adım atarken en mutlu gününde, yakın akraba dost vs. çağrılarak hem ilan yapılır hem de merasim, düğün etkinliği düzenlenir. Acı Gün denince nasıl akla ilk gelen taziye geliyor ise, mutlu gün denildiğinde de ilk akla gelen düğünler oluyor haliyle.
Düğün dostlardan enerji alma, destek ve dua almadır.
Bu yazımızda düğünlerde eksik olarak müşahede ettiğimiz bir bakış açısıyla bazı olgulara değineceğim.
Evlilik müessesi için İmam, Alim veyahut kanaat önderlerinin düğün kısmının dışında görüşlerinin alındığını, ne hikmetse salonun ise bu işin dışında kaldığını irdelemeye çalışacağız.
Evlilik kutsal ve hayırlı bir müessesedir. Bu işe ilk adım atılırken erkek tarafı kız istemeye gideceği zaman hocaya ya da çevresine verdiği en kestirme cevap halk diliyle "Hayırlı bir iş için gidiyoruz" sözcükleridir. Dolayısıyla ilk müracaat edilen kişi hocadır. "Hocam hayırlı bir iş var, kız istemeye gideceğiz" bize yardımcı ol denilir ve gereği de yapılır. Hoca klasik tabirle kızın ailesine gider ve bir yuvanın temellerinin atılması için evliliğin faziletini anlatıp ailenin teşvik edilmesini sağlar.
Eğer aileleri ikna olup evlilik için adım atıldığında mehir kısmının belirlenmesi için yine müracaat etme makamı Hoca'dır. Ortalama ya da örfe, güce bağlı olacak şekilde mehrin makul bir seviyeye getirmesine yardımcı olur.
Evliliğe kısa bir zaman kala yine Hoca'ya iş düşer. Hoca kız ile erkeğin birbirine helal olması ve eş olması için nikahlarını kıymaları istenir. Hoca orada da müracaat makamı olur ve üzerine düşeni yapar.
"Gel zaman, git zaman" düğün vakti yaklaşır. Davetiyeler basılırken bile hocaların ağızlarından genelde duymuş olduğumuz ayet hadis ve güzel sözler ile süslenir. Hatta hocaya davetiye de gidip Hoca'dan düğün merasimi esnasında "Hayırlı Olsun" gibi güzel sözler ile çifti mutlu ve memnun etmeleri de istenir.
Amma iş düğün organizasyonuna geldi mi, "Hoca sen şimdilik kenarda dur", denilip "Vur patlasın, çal oynasın" kabilinden eğlence ile saatlerce oyunlar oynanır.
Helal mi, haram mı?
Kadın erkek iç içe mi?
Sözler kimi yüceltiyor?
gibi hassas ölçüler de Hoca akıllarına bile gelmiyor.
Hocalara sesleniyoruz! Düğünleri karışın, her ayrıntısına dikkat edin. Allah ve Resul'ünün razı olmadığı, insan bedeninin teşhir edildiği, bazı haramların düğün esnasında sanki helalmiş gibi davranılmasına müsaade etmeyin. Kadın ve erkeğin beraberce halay çektiği helal ve harama dikkat etmeyen düğünlere karşı yüklediğiniz misyon, taşıdığınız sorumluluk adına tavır alın.
"Ya düğünleri düzeltin, ya da kendinizi!"