Korona Virüs şu anda her yönüyle bir numaralı gündem olarak baş köşede duruyor. Herkes bir yerinden bu virüsü hayatının merkezine almış. Bu yazı vesilesiyle koronavirüsün hayatımıza alışık olmadığımız bir düzen getirdiği ve bizi yeni yeni kurallara zorladığını görüyoruz. Bunların en başında sosyal mesafe, evde kalıp kendini izole etme (karantina) ve kaçınılmaz gerçek olan ölüm en çok dile getirilen husus olarak göze çarpıyor. Edindiğimiz tecrübeler ve yaptığımız okumalar bu durumu ister istemez ölüm, mahşer ve insanın kıyamette hesap gününe dair ile ilgili yaptığı çağrışıma sevk ediyor. Zihin oraya doğru bir hisse alıyor. Bu ayetlerden birkaç tanesini yazımızda alıp konuya izahat getireceğiz İnşallah. Bu virüsün çıkış merkezi Çin'dir. Çin'deki yemek kültürünü belki birçokları akıllı telefonlar vesilesi ile görmüştür. Konuyu buradan alıp şekil vermeye çalıcağız.

-O size ölüyü (leşi) kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilmiş olan hayvanı kesin olarak haram kıldı. (Bakara 173)

-Ey insanlar yeryüzünde olan şeyleri helal ve temiz olarak yiyin ve şeytanın adımlarına uymayın. Gerçekte o sizin düşmanınızdır. (Bakara 168)

-Hayır, (insan Allah'ın) kendisine emrettiğini yerine getirmedi. İnsan yediğine bir baksın. (Abese 23-24)

-Ki onlar, memleketlerde azdılar, tuğyanlık yaptılar. Oralarda fesadı bozgunculuğu çoğalttılar. Bunun üzerine Rabbin onlara müstahak oldukları azabı yağdırdı. (Fecr 11, 12, 13)

Yukarıda ki ayetlerden anlaşılacağı üzere, kulak ardı ettiğimiz hakikatler bir ülkeden, tüm ülkelere, oradan tüm evlere girecek hale neredeyse geldi. Öyle ki birbirleriyle hemhal olan, yanyana, kolkola, içiçe olan insanlar birbirinden uzaklaşmaya ve birbirini dışlamaya hatta suçlama derecesine geldiler.

-O gün kişi kardeşinden kaçar. Annesinden, babasından. Eşinden ve çocuklarından kaçar. (Abese 34, 35, 36)

-Yakın bir dost, yakınını soramaz. (Mearic 10)

-Öyle bir günden sakının ki, hiçbir nefis başka bir nefis namına herhangi bir ödeme de bulunmaz. Hiç kimseden şefaat kabul olunmaz. Hiç kimseden bir fidye alınmaz ve onlara yardım da edilmez. (Bakara 48)

-Malım bana fayda sağlamadı. Hükümranlığım ve saltanatım da yok olup gitti. (Hakka 28, 29)

- O gün onlardan her birinin kendisine yetecek kadar uğraşısı vardır. (Abese 37)

-İşte, "bu senin kendisinden kaçtığın şeydir "denilir. (Kaf 19)

-" Hakikaten sen bundan önce bir gaflet içindeydin. İşte biz senin perdeni açıp kaldırdık. Artık bugün gözün pek keskindir" denilir. (Kaf 22)

-Biz onlardan önce kendilerinin güç ve kuvvet bakımından daha üstün olan nice nesilleri helak ettik .Artık ölümden kaçacak bir yer var mı? (Kaf 36)

- Çağırıcının yakın bir yerde çağrıda bulunacağı güne kulak ver. (Kaf 41)

-Hayır, Şüphesiz bunlar (ayetler) bir öğüttür/ hatırlatmadır. Artık dileyen Kur'an'ı düşünüp öğüt alır. (Abese 11, 12)

Yüce Rabbim bu virüs belasını def etsin. Dünyaya hakim olmadığımızı, hatta gözle görülmeyen bir virüse teslim olduğumuzu ve Rabbimize mahkum olduğumuzu bize idrak ettirsin. Amin