Bugünlerde hangi habere baksak bir olay bir suç her tarafta cinsel istismar, kadınlara yönelik şiddet, çeşitli vakalar bunun sonucunda bireysel ve sosyolojik travmalar nerden nereye...
Geniş aileden çekirdek aileye, ümmilikten lisans mezunluğuna, tarımdan fabrikalara, çok çocukluktan az çocukluğa, dayanışmadan bireyselliğe, ataerkil yapıdan eşitlikçi aile yapısına, gelenekçi bir yapıdan modern ve çağdaş bir yapıya çok şey değişti, o kadar çok şey değişti ki insanların kendilerini aştığı yetmediği gibi haddini de aştı. Ne büyük ne küçük ve nede bir ahlak kaldı.
o kadar çok şey değişti ki zihinlerde ahlaksızlıkları kabullenmeye başladı bu anlamda toplumun ahlaksız davranışlara tepki vermesi gerekirken gülerek prim vermeye başladı. Gençler, sinemalara, stendaplara giderek ahlaksız davranışları daha çok önemsemeye başladı. Düne kadar gizli işlenen günahlar alenen işlenmeye başlandı. Yolcu otobüsleri düğün arabaları kornalarına uygunsuz sesler yükleyerek ahlaksızlıklarını ziyadeleştirdi. Düşünün damat gelin arabası ya da halk otobüsü yoldan sıkıntıdan dalan insanları kornasıyla uyarırken Nuri Alço müziğiyle uyarıyor. Bu tür korna seslerine ise halkımız gülüveriyor, düne kadar bu kadar alenen yapılmayan davranışlar çok rahat yapılıyorsa bizlerin suçu yok mu? Neden tepkimizi dile getirmiyoruz ya da getiremiyoruz? Herkesin annesi var, bacısı var.
Karşıdan karşıya geçen mütedeyyin nasıl bir halk otobüs şoförü Nuri Alço kornası çalar. Bugün başkasının annesine, bacısına çalan biri, yarın bizimkine çalmaz mı? Bu tür ahlaksız davranışların zihinde olumsuz çağrışımlar yapmasını düşünerek gereken uyarıların yapılması gerekir.
Ecdadımı, insanımız kendi namusu ve değerleri için canını dişine takarken modern toplumun günahkar çocukları çok rahat davranabiliyor. Bu kadar alenen yapılan ahlaksız bir davranışa ses çıkarmadığı zaman sonuçları da kötü olup haberlere yansıyabiliyor. Beğenmediğimiz, okul okumamış insanlar, hiç olmazsa bir terbiye bir haya ortaya koymuşlardır. O dönemde ahlaksızlar parmakla gösterilirken günümüzde ise ahlaklılar parmakla gösterilmeye başladı. Yaşanılan bu vakalar sokrates'in ahlakla ilgili tezi ''ahlaksızlık cahilikten ve bilgisizlikten kaynaklanır.''
Gerçekten cahillik bir ahlaksızlığın işaretimi?
Tabiî ki de eğitimin insan üzerinde ciddi etkisi var, eğitim kaçınılmazdır. Fakat ahlakla başlanmayan bir eğitim, bir sosyoloji ciddi anlamda eksiktir. Sonuçları da sıkıntılı olur. Ahlaktan yoksun olan bir öğretmen bir siyasetçi insanlara ne verebilir ki? Eğer sokrates'in tezi doğruysa neden eğitim seviyesi arttığı halde ahlaki davranışlar doğru oranda gelişim göstermiyor da tersi yönde bir gelişim söz konusu.
Demek? Sadece eğitim yeterli değil ya da eğitim sisteminde bir sakatlık olmalı ki bu tür sıkıntılar kendini hemen gösterebiliyor. Bir verilerden bir çıkarım yaptığımızda şunu söyleyebiliriz ki: ahlak ve eğitim bir birini tamamlayan unsurlardır. Tarihi gelişim içinde meseleleri daha net anlamamız için Efendimizin hayatı bizim için en güzel örnektir.
Baktığımızda, Allah, Efendi'imize (sav) güzel ahlakı ve okumayı emretmiştir.
Selam ve dua ile...
