Advert
as

Soğuk İklimde Baharı Yaşamak Ve Yaşatabilmek

  • Hasan YILMAZ
  • 2017-12-06 12:54:59
  • 3297 Görüntülenme
  • Ahlak felsefesini izah eden bazı düşünürler insanın ahlaklı ve mutlu olmasını Allah'a yakın olmakla ifade etmişlerdir. Allah'tan uzaklığın ise mutsuz edeceğini özellikle vurgulamışlardır.

    İnsanın yaratıcısı olan sonsuz Kudret, insanı yaratırken insana kendi varlığını nakş ederek en güzel şekilde yaratmıştır. İnsan da bütün canlıların Rabbini düşündüğünde, O'na göre hareket ettiğinde daha mutlu olabileceğini söyleyebiliriz.

     

    Konu insan olunca varlıklara örneklik teşkil edebilen yegâne insan Peygamber Efendimiz (sav)dir. Madem insan Rabbini tanıyarak mutlu oluyorsa, Rabbimizin de bizim mutluluğumuz için Efendimizi örnek göstermesi, üzerinde ciddi anlamda durulması gereken bir konudur.

     

    Örneklik derken ne anlıyoruz? Örneklik her ne kadar farklı yorumlansa da Efendimiz(sav) insanlığın mutluluğu için her anlamda bir örnektir.

     

    Sosyolojik anlamda baktığımızda kölelerin özgürleştirilmesi, sınıf farkının ortadan kaldırılması, kadınlara değer vererek kızların diri diri gömülmesine karşı çıkarak kendi kızını Hz. Fatma'yı omuzlarına alarak toplum içinde gezmesi, sosyolojik anlamda bir devrimdir. Bu yüzden olmalı ki bazı düşünce adamları farklı düşünmelerine rağmen kendi kitaplarında Efendimizi bir devrimci olarak nitelemişlerdir.

     

    Efendimiz (sav)'in toplumda ezilenlere değer vermesi, haksızlığın karşısında susmaması, ömrü boyunca hak ve adalet için mücadele etmesi en güzel örnekliği teşkil eder. Yeri geldiğinde karnına taş basması, giymeyip giydirmesi, hayatın her alanında empati kurması en güzel örnektir.

     

    Özellikle Hz. Hatice annemizle olan diyaloğu aileler için bir mutluluk reçetesidir. Hz. Hatice annemizin Onun en zor günlerinde hem ekonomik anlamda hem de düşünsel anlamda yanında yer alması, her türlü sıkıntısına yardımcı olması bütün kadınlar için muazzam bir örnektir.

     

    Dışarda rızkını temin etmeye çalışan hayatın zor olduğu bu dönemde ekonomik sıkıntılar çekip, kişilik karmaşası yaşayan, çeşitli buhranlarla karşılaşan imanlı erkeklere eşlerin destek vermesi lazım. Nasıl ki Hz. Hatice annemiz çok zor günlerde Efendimize yardımcı olmuşsa bugünkü bayanların da eşlerine ciddi anlamda destek vermesi gerekir. Çünkü insanı eşitleyen ayara getiren eşlerdir. Eşler insana hata yaptırabileceği gibi en güzel amelleri de işletebilir.

     

    Güncellersek; memleketimizde mevlit etkinliği yapılacaktı davetiyeler, mesajlar gelmişti. Gidip gitmeme konusunda nötr idim. İşin yoğunluğuyla uğraşırken eşim aradı “bugün akşam etkinlik var memlekete gidelim çocukları da sevindirmiş oluruz.”dedi. Onun bu kadar istekli olduğunu görünce kendi kendime “senin daha istekli olman gerekmez miydi be Hasan ne oldu sana?” dedim.

     

    Hanımın etkisini de düşünerek kendimi toparlayıp tamam gidelim. Arabayı ayarladım Bingöl'ün Soğuk ikliminden Palu'nun Rahmet ve Barış iklimine doğru yol aldık. Neyse ki programa yetiştik. Farklı partilerin başkanları, farklı düşüncedeki insanların gelmesi beni çok mutlu etmişti. Özellikle sahnede çocuklara daha çok yer verilmesi, farklı sponsorların olması tam bir bütünleşmenin göstergesiydi.

     

    Özellikle hepimizin üzerinde emeği olan konuşmacının içinden geldiği gibi konuşması, farklı kitleler tarafından takdir edilmesi beni çok mutlu etti. Bu güzel iklimde bu organizasyonu hazırlayan, bu güzel başlığı bulan, beni, bizi bu güzel amellerle buluşturan herkese teşekkür ediyorum.

     

    İnsanlığın sınıfta kaldığı bu dönemde Rabbim bizleri sınıfta kalmayanlardan eylesin. Bu merhamet ve barış iklimini daim kılsın.

     

    Selam ve dua ile...

    Hasan YILMAZ
    Hasan YILMAZ
    KÖŞE YAZARI
    BİYOGRAFİ