Advert
as

Darbe ve İslami Cemaatler…

  • Musa APUHAN
  • 2016-08-29 13:54:00
  • 4109 Görüntülenme
  •  

     

    Gidecek başka ülkesi olanlar, utanmadan “Türkiye’de darbeyi cemaatler yaptı, yapıyor.” diyorlar.

     

    Darbenin hiç kimseye bir getirisi yok, aklı başında hiçbir insan böyle bir beklenti içine girmemeli.

     

    80 yıllık Cumhuriyet döneminde, ülkenin her uzvunda darbeden kalan darp izleri var.

     

    Bakıldığında ülkede bu darbeleri yapanlar, “vatanı ben kurtardım, cumhuriyeti ben kurdum, düşmana karşı ben savaştım.” diyenlerdir.

     

    Yine bu millete darbe yapanlar “ben devrim ilkelerine dayanarak bu ilkeleri ihlal eden kim olursa olsun ona karşıyım ve darbe yapmaktan da asla geri durmam.” diyenlerdir.

     

    Yine bu ülkede darbe yapanlar, batıyla entegre olma noktasında bu milletin inancını engel görenler, namazını, orucunu ve başındaki örtüyü engel olarak görenlerdir.

     

    Yine bu ülkede darbe yapanlar,  masum Anadolu insanı üzerinden 28 Şubat senaryolarını yazıp, sonra onu sahneleyip, o film üzerinden kendilerinden olmayan binlerce mazlumun hayatını karartanlardır.

     

    Yine bu ülkede darbeye yeltenenler, bu ülkenin kendi meclisinin, kendi meşru cumhurbaşkanını seçmek isteyenlere engel olmak için, Peygamberin kutlu doğumunda ilahi söyleyen küçücük kız çocuklarının bu durumunu, laikliği ortadan kaldırma girişimi olarak görenler ve e-muhtıralar yayınlayanlardır.

     

    Aslında ülkede yapılan bütün darbelerin mağdurları, inançlı insanlardır.

    Şimdi çıkıp, “bütün cemaatler darbecidir” demek, gayrımeşru doğduğu için anasını değil, bütün erkekleri suçlu ilan etmek gibidir.

     

    Şimdi gelelim asıl meseleye; 15 Temmuz akşamı ülkede bir darbe kalkışması oldu. Daha ilk andan itibaren darbenin kimler tarafından yapıldığı net belli olmadan,” darbe alçaklıktır” diyerek, ülkenin farklı illerinde sokaklara dökülenler, inançlı, imanlı ve cemaat ehli insanlardı. Peki, bu insanlar bunu yaparken, bu günlerde darbe üzerinden laikliği parlatmak isteyenler neyi bekliyordu?

     

    Tabiî ki kazanan tarafı bekliyordu. Darbeciler üstün gelseydi tereddütsüz bu cenah sabaha darbecilerin güdümüne gireceklerdi. Şimdi ne oldu da onlar darbesavar, Müslümanlar ve İslami cemaatler darbeci oldu?

     

    Hayatını, Müslümanlar arasına fitne sokmak, İslami cemaatlere kumpaslar kurarak onları sindirmek ve karşı çıkanları da zindanlara tıkmakla geçiren bir yapı, himmet paralarını Filistinli çocukları katleden İsrailli yahudiye peşkeş çeken ve bütün unsurlarıyla onlara hizmet eden, kendisine de cemaat değil hizmet hareketiyiz diyen bir alçak ve yandaşları tarafından yapılan bir darbe girişiminden sonra, bütün İslami cemaatlere darbeci demek en az bu darbeci uşakların yaptığı alçaklık kadar alçaklıktır.

     

    Darbeye karşı çıkmak onurlu insanların işidir. Hiçbir cemaatle bağlantısı olmadığı halde canı pahasına darbeye karşı koyan, bu uğurda şehit veya gazi olan kardeşlerimiz vardı. Münferit olmasa bile bunlar hakka ve hakikate inanmış insanlardır. Onur, izzet ve şeref, Allah’ın ve inananlarındır.

     

    Herkes şunu çok iyi bilsin ki; 15 Temmuz akşamı Türkiye’de yapılan saldırı girişimi, sadece Türkiye’de değil yeryüzündeki bütün Müslümanlaradır.  İslam’ın değerleri, bütün İslam düşmanlarını rahatsız etmektedir. Yerli işbirlikçilerin eli ile bu mazlum millete alçakça bir saldırı yapılmıştır. Ancak bir şey unutulmuştur. Allah, İslam’ın Müslümanlara yüklediği misyon ve mazlumların duaları.

     

    Sonuç olarak İslam düşmanları ve yerli işbirlikçilerinin yapmış olduğu saldırılara canlarını siper eden

    Müslümanların darbe belası defedildikten sonra bombalanması, darbenin sonucuna göre hareket etmek isteyen sözde aydın ve laiklerin ise cilalanıp parlatılması, inanan ehli cemaat’ı asla ve asla inancından, değer yargılarına bağlılıktan, vatan ve millet aşkından vazgeçiremeyecektir. Tarih boyunca inananlar üzerinden o kadar çok oyunlar sergilenmiştir ki, bu oyunlara artık kimse kanmamaktadır.

     

    Askeri eğitimden kaçmak için baygınlık numarası yapan er Ahmet’e, Timur başçavuşun dediği gibi; “Ahmet bu numarayı daha önce tatbikatta yaptın, artık yemezler.”

     

    Dünya müstekbirleri ve yerli işbirlikçileri de yıllarca mazlum İslam coğrafyası üzerinde oyunlar oynadınız ve ameliyatlar yaptınız. Biliniz ki bu oyunlarınızı artık biliyor ve size kanmıyoruz.

    İslam’ın şanlı tarihinde İslami cemaatlerin onurlu mücadelesi hep vardı ve var olmaya da devam edecektir.

     

     

     

     

    Musa APUHAN
    Musa APUHAN
    KÖŞE YAZARI
    BİYOGRAFİ