Advert
as

SOLHAN’DA “GAZZE’YE DESTEK” YÜRÜYÜŞÜ DÜZENLENDİ

SOLHAN’DA “GAZZE’YE DESTEK” YÜRÜYÜŞÜ DÜZENLENDİ

İşgal rejiminin saldırılarını kınamak ve Filistin direnişine destek vermek amacıyla Solhan İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu tarafından Cuma Namazı sonrası Ulu Camiinden Recep Tayyip Erdoğan Parkına kadar yürüyüş yapıldı.

Solhan İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu tarafından İsrail'in Gazze'ye yapılan saldırıları protesto edilerek “Gazze’ye destek ve İsrail ürünlerini boykot” etkinliği kapsamında basın açıklaması yapıldı ve yürüyüş düzenlendi.

Platform öncülüğünde Ulu Cami önünde bir araya gelen katılımcılar adına basın açıklaması yapan Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) İlçe Temsilcisi Abdulkadir Arutay, “Kudüs hassasiyeti taşıyan, Müslüman kardeşlerinin dertleriyle dertlenip mücahitlerin zaferiyle sevinen, zulme engel olmak için elinden geleni yapmaya çalışan değerli dostlar. bugün istatistik vermeyeceğiz.  Canlı yayınlarda izlediğimiz bilmem kaç bin çocuk ve kadının vahşice katlediğini anlatmayacağız. Bugün 9 aydır soykırıma sessiz kalan İslam ülkelerinde ki sözde liderlere,  soykırım yapan ile soykırıma uğrayanları eşit gören garbın adalet divanına seslenmiyeceğiz. Bugün iğne ile kuyu kazmayacağız.

Bugün iğneyi de çuvaldızı da kendimize batırmak üzere toplandık. Evet vallahi Filistinli Müslümanlar kazanacaktır. Topyekun ölseler de kazanacaklar. Allah lütfeder de siyonist çeteyi yenseler de kazanacaklardır. Filistinli kardeşlerimiz canıyla, malıyla, topyekün şehirlerini feda ederek içinde bulunduğu imtihanı "hasbunallah ve ni'mel vekil" diyerek en güzel şekilde karşılıyorlar. Onlar kazandılar. Onlar şehit oldular kazandılar, gazi oldular kazandılar, bu zor imtihana sebat edip kazandılar.

Ancak bunu kabul edelim ki biz kaybettik. Gzzeyi gündemimizden düşürerek kaybettik. İsrail mallarını hala alıp satarak, zulme destek olarak kaybettik.

“ZALİMLERLE ALIŞVERİŞ YAPMAK ZULME ORTAK OLMAKTIR”

Bir gün bir terzi İzz bin Abdisselam'a gelerek, "Ey Şeyh, Haçlılar bana elbise diktirmeye geliyorlar. Ben Haçlılara elbise dikersem zulme ortak olur muyum?" diye sorar. İzz bin Abdisselam'ın cevabı keskindir: "Hayır, sen zulümlerine ortak olmazsın. Sana iğne iplik satan zulme ortak olur, sen zalimin ta kendisi olursun."

Alimlerimizin, Ariflerimizin, vicdan ehli her kesin üzerinde ittifak ettiği bir gerçektir ki zalimlerin mallarını almak, onların mallarını satmak veyahut onlara mal satmak kesinlikle caiz değildir, haramdır, elimize, ekmeğimize çocuk kanı bulaştırmaktır.

Yahudiler savaşçı bir millet değillerdir. Onlar gerçekten korkak bir millettir. Ancak onlar bu kadar pervasızca soykırım yapacak gücünü mali güçten yani paradan alıyorlar.

Biz de tıpkı her konuda bizim için en güzel örnek olan Peygamber Efendimiz (sav) gibi onların çokça sevdiği hurmalıklarını keselim. Onların mali gücünü yani onların belini kıralım. Bunun için sakın elimden bir şey gelmiyor demiyelim! hep birlikte daha etkin bir boykot ile cebimizden bebek katillerine akan para hortumlarını keselim.

Daha etkin bir boykot için yapmamız gerekenler;

1. İsrail’e doğrudan veyahut dolaylı destek veren yerli yabancı, tüm kişi, kurum, yapı, şirket ve AVM’yi her zaman ve sürekli boykot etmek, boykot etmek ve boykot etmek…

2. İşveren, işyeri sahibi, çalışan veya müşteri her kim isek ‘zarar ederim, bunu satmazsam mal alamam, bu daha iyi ve kaliteli’ gibi sebeplere sarılmadan BOYKOT’u devamlı ve yaygın hale getirmek…

3. Etkin bir boykot için çocuklarımızı, komşularımızı ve alışveriş yaptığımız işyerlerini bilinçlendirmek, gerekirse uyarmak, ve hatta alışverişi kesmek suretiyle tavrımızı ortaya koyup, bu konuda tavizsiz olmak.

4. Mescid-i Aksa davasını bilinçli savunmak, çocuklarımızı kudüs davasıyla büyütmek, Filistin’in işgal edilmiş topraklarından siyonistlerin defi için kamuoyu oluşturmak, gündem edinmek, sosyal mecralarda paylaşmak ve meşru her türlü eylem içinde yer almak.

Yarın mahşer meydanına Gazzeli anne babalar parçalanmış masum çocuklarının bedenleriyle Allah’ın huzuruna çıkıp zalimleri ve zalime yardım etmiş olanları şikâyet etmez mi dersiniz?

Peki, dükkânından, sofrasından boykot ürünlerini eksik etmezsek mahşer gününde Rabbi’mizin huzuruna hangi yüz ile varacağız?

Boykot, sadece halkların işi midir? Elbette değildir.

Halkları idare edenler, kim olursa olsun, hangi ülkeyi idare ederse etsin İsrail’le tüm ilişkileri amasız fakatsız kesmelidir.

Ülke sınırları içinde soykırımcı islail'le doğrudan ve dolaylı destek olan tüm firma ve şirketlerin alımını durdurmalı, ülke sınırına sokanları cezalandırmalı ve bunların mallarını satan tüm ticari kuruluşları bu malları satmaktan men etmelidir.

Ancak biz bugün başkasına değil kendimize bakalım. çuvaldızı her tarafımızı yara bere, kan revan içinde bırakana kadar kendimize batıralım. Kutsal mekanımız Mescid-i aksa, Filistin Gazze için sorumluluklarımızı en güzel şekilde yerine getirmemiz ve daha etkin bir boykot yapmamız temennisiyle... hepinizi saygı ve hürmetle selamlıyorum.” şeklinde konuştu.

Basın açıklaması sonrasında İlçe Vaizi Osman Numanoğlu tarafından dua edildi.

Dua sonrası vatandaşlar, ellerindeki dövizler ve sloganlar eşliğinde Ulu Cami’den Recep Tayyip Erdoğan parkına kadar yürüdü.

Yorum yapın

Üye/Üyeler suç teşkil edecek, yasal açıdan takip gerektirecek, yasaların ya da uluslararası anlaşmaların ihlali sonucunu doğuran ya da böyle durumları teşvik eden, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, ahlaka aykırı, toplumca genel kabul görmüş kurallara aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde hiçbir İçeriği bu web sitesinin hiçbir sayfasında ya da subdomain olarak oluşturulan diğer sayfalarında paylaşamaz *

0 Yorum