Siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yaşattığı soykırım ve vahşeti lanetlemek ve tepkilerini göstermek için HÜDA PAR Bingöl Merkez İlçe Başkanlığı, kitlesel basın açıklaması düzenledi.
Gazze'de yaşanan vahşeti kınamak ve tepki göstermek için
HÜDA PAR Bingöl Merkez İlçe Başkanlığı, kitlesel basın açıklaması düzenledi.
İlçe Başkanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Bu vahşete karşı tanıklık eden insanların suskunluğu onlar için vicdani ölüm ve fikri köleliktir. Soykırımlara, katliamlara karşı dini, mezhebi, etnik, cinsiyet, aidiyet, mensubiyet farkı gözetmeden her tür tepki ortaya konmalıdır." dedi.
Bingöl Merkez Ulu Camii önünde gerçekleştirilen basın açıklamasını HÜDA PAR Bingöl Merkez İlçe Başkanlığı adına Abdurrahim Berk okudu.
Konuşmasına Zariyat suresi 56. ayetini okuyarak başlayan Abdurrahim Berk, "Yeryüzü, insan ile anlamlı varlık kazandı. İnsan, imtihanın muhatabıdır. İmtihan ise Allah'ı tanımak ancak Allah'a kulluk etmek ve adaletli olabilmeyi başarmaktır. Bu çerçevede Zariyat sûresi, 56. ayette Allah, 'Ben, cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.' buyurur. Mülk sûresi 2.ayette ise 'Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu denemek için ölümü ve hayatı yaratan O'dur…' buyrulur. Bu manada İnsan, varlığının anlamını yitirdiğinde veya bunu unuttuğunda muhakkak azgınlaşır, zalim olur. İşte başta siyonist Yahudiler ve destekçileri, yeryüzünde azgınlaşanların zalimlerin ve kafirlerin başında gelmektedir. Yeryüzünde alemlerin rabbine kul olmak ve adaleti sağlamak yerine fitne çıkaran, nesilleri yok eden, zalimlikleriyle övünen herkes ve 9 aydır Gazze şehrinde bin bir çeşit vahşeti yaşatan siyonist işgal çeteleri, muhakkak ila-nihaye mağlup olacak ve kahr-u perişan edilecektir. Zira Allah, kâfirleri mutlaka perişan edecektir ve onları elem dolu bir azap ile müjdeleyin! Şeytani kapitalist sömürü düzeninin başını çeken ABD'nin her çeşit desteğiyle daha acımasız hareket edip Gazze'de aylardır katliamlarını sürdüren siyonist barbarlar; katildir, canidir, modern çağın Moğol ve Haçlı vahşetinin İslam Ümmetine musallat olmuş, güncel versiyonudur. Siyonist işgal rejiminin insanlığa ihaneti ve vahşeti ortadadır. Hal böyleyken ey Müslümanlar, ey insanlar! 'Sakın zalimlere/zulmedenlere meyletmeyin yoksa onları yakacak ateş size de dokunur (sonra yardımda göremezsiniz).' (Hûd/113.)" ifadelerini kullandı.
"GAFLETTEN UYAN, KATLİAMCI SİYONİST VE ABD'NİN ÇEMBERİNDEN ÇIK"
Siyonistlerin ve ABD'nin ürünlerini boykot etmeyenlerin
zalimlere meyl ettiklerini vurgulayan Berk "Bilinsin ki siyonist işgal
rejimi, ABD ve bilumum siyonist firmaların ürünlerini boykot etmeyenler,
onların ürünlerini tüketenler zalimlere meyletmiştir. Ey bu durumda bulunan
insan! Gafletten uyan, katliamcı siyonist ve ABD'nin çemberinden çık. Aksi
halde muhakkak akıbetin zelil olacaktır. Kafir ve zalim siyonist işgalciler,
güçlü değildir. Onları güçlü gösteren Müslümanım diyen gaflet içindeki
insanların halidir. Rabbimiz Allah
uyarıyor: 'Ey iman edenler! Yahudi ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar
birbirlerinin dostudurlar. Sizden her kim onları dost edinirse muhakkak ki o da
onlardandır...' (Mâide/51.) Müslümanlar kardeştir. Zalim, soykırımcı siyonistlerin
zulmüne karşı, Müslüman kardeşini yalnız bırakmana sebep nedir? siyonist
işgalciler ve haydut ABD'yi boykot etmeni engelleyen nedir? Şu dünya yaşamı her
insan için bir sınanma diyarıdır. Ve muhakkak her canlı ölümü tadacaktır.
Küreselleşen dünyada zevk yaşamı içindeki yuvarlanmalar, aldanmalar hakikati
değiştirmez. Karanlıklar, gerçeğe gözünü kapatanlar içindir. İslami kimliğin ve
bilincin idrakinde olanlar, 'Andolsun ki sizi biraz korku ve açlıkla;
mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle sınayacağız. Sabredenleri
müjdele!' (Bakara/155.) hakikatini unutmaz. Siyonist ve emperyalist ABD
zalimliğine karşı Gazze halkı ve İslami direnişi, bu bilinçtedir. Dünyaya
ebedilik gömleği giydirip gözleri kamaşan, ahiret yurdunu hafife alanlar; kendi
savaşını vermemiş birer mağluptur. Unutmayalım ki zaferler önce yüreklerde
başlar. Ben ne edebilirim ki demek acizliktir. Herkesin yapacağı şeyler vardır.
Zaferler sadece dünyalık gözlerde değildir. Ahireti kaybedenler en büyük
mağluplardır. Gazze'de aylardır vahşete imza atan siyonist işgal ordusu ve ABD
yönetimi, birer pislik ve en büyük mağlupturlar." şeklinde konuştu.
"BU VAHŞETE KARŞI TANIKLIK EDEN İNSANLARIN SUSKUNLUĞU ONLAR İÇİN VİCDANİ ÖLÜM VE FİKRİ KÖLELİKTİR"
Güney Afrika, Kolombiya, Venezuela, Türkiye, İspanya gibi
ülkelerin tutum ve tavırlarının önemli olduğunu ve bu gibi ülkelerin ortak
platformlar ile daha etkin roller alması gerektiğinin altını çizen Berk,
"Gazze halkı ve İslami direnişi, tüm Müslümanlar ve insanlık ailesinin her
onurlu ferdi tarafından desteklenmeye, sahiplenilmeye devam edilmelidir.
Siyonist-emperyalist vahşet, mahkûm edilmelidir. Her platformda gündem
edilmelidir. Çocukların, kadınların, annelerin, babaların, torunların
ölümleri-katledilmeleri normal görülmemelidir. Bu vahşete karşı tanıklık eden
insanların suskunluğu onlar için vicdani ölüm ve fikri köleliktir.
Soykırımlara, katliamlara karşı dini, mezhebi, etnik, cinsiyet, aidiyet,
mensubiyet farkı gözetmeden her tür tepki ortaya konmalıdır. İkinci Dünya
Savaşı sonrası oluşturulan, ABD öncülüğünde adaletsizliğe dayalı küresel
sistemin tıkanmışlığı, sadece güçlüden yana olduğu gerçeği siyonist
işgalcilerin Gazze'de aylardır gerçekleştirdiği katliamlarla bir daha teyit
edilmiştir. Birleşmiş Milletler ya pasif ya da kararlarının hiçbir karşılığı
yoktur. ABD'yi arkasına alan siyonist kötülük şebekesi, acımasızca vahşetine
devam etmektedir. Güney Afrika, Kolombiya, Venezuela, Türkiye, İspanya gibi
ülkelerin tutum ve tavırları önemlidir ve bu gibi ülkeler, ortak platformlar
ile daha etkin roller almalıdır. Zira örgütlü kötülüklere karşı birlikte
hareketle sonuç alınır." dedi.
"KATİL SİYONİST İŞGAL REJİMİ, HER TÜRLÜ HUKUKİ YAPTIRIMA MARUZ BIRAKILMALIDIR."
Askeri durum ve ateşkes süreci dışında kesinlikle
Gazze'ye su, gıda, sağlık ürünlerinin girişleri sağlanması gerektiğini söyleyen
Berk, "7 Ekim'den bu yana işgalci siyonist çeteler ve çete başı Netanyahu
emrindekilerin eliyle yaklaşık 40 bin masum insan katledildi. Refah sınır
kapısı işgal edildi. İşgalin ardından Gazze'ye insani yardımların
ulaştırılmasına engel olundu. 2 milyon Gazzelli kardeşimizin ölüm fermanı
anlamına gelen kıtlık ve açlığa karşı vicdan sahibi devletler harekete
geçmelidir. Gazze'nin can damarı hükmündeki Refah sınır kapısının açılması için
BM, İslam İş Birliği Teşkilatı ve diğer duyarlı ülkeler, Mısır üzerinde
baskıları artırmalıdır. Gazze'deki katliamlar ve bombardımanlar nedeniyle büyük
bir insani felaket yaşanmaktadır. İnsanlık bu kadar zelil ve rezil olmamıştır.
Askeri durum ve ateşkes süreci dışında kesinlikle Gazze'ye su, gıda, sağlık
ürünlerinin girişleri sağlanmalıdır. Katil siyonist işgal rejimi, her türlü
hukuki yaptırıma maruz bırakılmalıdır. Siyonist çeteler, Gazze'nin yanında
Lübnan ve diğer Müslüman topraklara karşı eylemlerden sakınmalıdır. Aksi halde
siyonist terör rejimine karşı fikriyatına bakmadan tüm silahlı direniş
unsurları ve hazırım diyen Afganistan İslam Emirliği gibi güç unsurları ortak
bir mekanizma ile siyonist-emperyalist kötülüğe karşı mukavemet
etmelidir." ifadelerine yer verdi.
"SİYONİST TERÖR REJİMİNDE CİDDİ ÇATLAKLAR YAŞANMAKTADIR"
Başta HAMAS ve Kassam Tugaylarının ortaya koyduğu
mücadelenin, dünyada oluşturulan Mossad terör şebekesi algısını yerle bir
ettiğini vurgulayan Berk, "Başta HAMAS ve Kassam Tugayları olmak üzere
İslami direnişin ortaya koyduğu mücadele ile dünyada oluşturulan Mossad terör
şebekesi algısı yerle bir edildi. ABD ve birçok Avrupa devletini arkasına alan
siyonist işgal rejimi, aylardır HAMAS ve diğer Müslüman cemaatlere karşı en
azgın saldırılarına rağmen başarılı olamadı. Taraflar arasındaki imkanları
kıyas etmek bile doğru değilken son derece kısıtlı olanaklarla direnişçi
Müslümanların ortaya koyduğu mücadele yeryüzünün en değerli ve başarılı
mücadeleleri arasında tarihte yerini almıştır. Şayet uluslararası hukuk ve
sistem adilce çalışmış olsaydı, Müslüman ülkelerin yönetimleri ruhlarını
emperyalist devletlere teslim etmemiş olsaydı şimdiye dek bambaşka bir sonuç
alınmış olacaktı. Bu yine de mümkündür; ya Gazze halkı ve İslami direnişi bu
akıllara durgunluk veren muazzam direnişiyle kazanacak ya da İnsanlık ailesinin
diğer unsurlarının müdahalesiyle netice başkalaşacaktır. Siyonist terör
rejiminde ciddi çatlaklar yaşanmaktadır. Elebaşı Netanyahu zelil olmuştur.
Dünyanın en güçlü istihbarat gücü, askeri gücü, ekonomik ve psikolojik savaş
gücüne sahip işgalci rejimin düştüğü durum, rezilliktir, mağlubiyettir. Kuvvet
ve sayıca nice az topluluklar çok olanları mağlup etmiştir. Tıpkı Bedir'de
olduğu gibi. İnşallah Gazze, Kudüs ve Filistin'in her karış toprağı HAMAS'ın ve
direniş gruplarını galibiyetiyle sonuçlanacaktır. Allah'ın selamı rahmeti ve
bereketi üzerinize olsun." dedi.
Program yapılan dua ile son erdi.