Solhan’da Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) İlçe Temsilciliği öncülüğünde bir araya gelen çocuklar, Filistin'deki zulme karşı yürüyüş düzenledi. Çocuklar, ellerinde çeşitli pankartlarla İsrail’e tepki gösterdi.
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Solhan
İlçe Temsilciliği öncülüğünde gerçekleşen "Solhanlı Çocuklar Gazze İçin
Yürüyor" etkinliği, Merkez Ulu Cami önünden başlayan yürüyüş, Kültür Merkezi
önünde tamamlandı.
Basın Açıklamasını okuyan Helen Yıldırım,”Yeryüzü ve gökyüzünü yoktan var eden ve onun yönetimini elimde bulunduran Allah’a hamdolsun. Salât ve selam biricik peygamberimiz, tevhid öğretmenimiz, önderimiz, rehberimiz Hz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e olsun.
Selam bizim yaşlarımızda Hz. Peygamber’e
iman edip onun yolunda yürüyen Hz Ali, Hz Zeyd, Hz Sad Bin Ebi Vakkas, Enes Bin
Malik ve tüm sahabelerin üzerine olsun.
İzzettin El Kassam ve Şeyh Ahmet Yasin
dedemize selam olsun.
Filistin direnişinin şanlı komutanı,
zalimlerin korkulu rüyası, gerçek kahraman Ebu Ubeyde abimize selam olsun.
Değerli aileler sevgili arkadaşlar
bugün Solhanlı çocuklar olarak Gazzeli kardeşlerimizin acısını paylaşmak ve
onların yanında olduğumuzu göstermek için bir araya geldik.
Bizler bugün büyüklerimize Filistinli
çocuklara sahip çıkmaları konusunda cesaret vermek için bir araya geldik.
Evet, biliyoruz şu anda fiziki olarak
Gazzeli kardeşlerimizin yanında bulunamıyoruz. Onlara sarılamıyor, acılarını
paylaşamıyor, onlarla beraber zalim İsrail’e taş atamıyoruz.
Ama hepinize söz veriyoruz. Çok
okuyacağız çok çalışacağız çok başarılı olacağız. Bilimle teknikle kahramanlık
destanları yazacağız ve bu kazanımlarımızı yeryüzünün bütün mazlumlarının
hizmetine sunacağız.
Bizler Solhanlı çocuklar olarak
buradan büyüklerimize sesleniyoruz. Daha ne zamana kadar bu zulme sessiz
kalacaksınız. Ne zaman somut bir adım atacaksınız. Ve siz ey sözde medeni
ülkeler! hani nerde sizin insan hakları, kadın hakları, çocuk haklarınız.
Gazze’de çocuklar açlıktan ölüyor, bombalar altında bedenleri paramparça
oluyor. Sizin insana verdiğinizi değer, çocuklara olan sevginiz bu mudur?
Ve Siyonist teröristlere, bebek
katillerine diyoruz ki, Gazze’deki tüm çocukları öldürseniz de dünyanın dört
bir tarafında binlerce Musa doğmuştur artık. Bura da her birimiz birer Musa
olmaya ant içmişiz. Her daim haklının ve adaletin yanında; zulmün ve zalimin
karşısında duracağımıza söz vermişiz. Bekleyin sonunuz yakındır inşallah.
Sevgili aileler size de bir çağrımız
var. Lütfen evlerinize kardeşlerimizin katillerinin mallarını almayın. Anne ve
babalarımız, lütfen bize İsrail mallarını yedirip içirmeyin. Biz de size söz
veriyoruz, onların ürünlerini istemeyeceğiz.
Gazzeli kardeşlerim, sakın kendinizi
yalnız hissetmeyin. Üzülmeyin gevşemeyin, çünkü üstün olanlar sizlersiniz.
Bizler Türkiyeli, Solhanlı kardeşleriniz olarak her zaman yanınızda olacağız. Her
zaman sizin için dua edeceğiz ve beraber Mescid-i Aksa’nın avlusunda özgürce
oyun oynayacağımız günlerin hayalini kuracağız.”dedi.
Filistin’in herhangi bir mesele olmadığının altını çizen Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Solhan İlçe Temsilcisi Abdulkadir Arutay, “Değerli Kudüs sevdalıları duyarlılık gösterip geldiniz, hepiniz hoşgeldiniz. Sizlerde bilmiyorsunuz ki Filistin meselesi siyasi bir mesele değil, itikadi bir meseledir. Mescidi Aksa meselesi kıble meselesidir. Gazze meselesi insanlık meselesidir.
Ben başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum. Aksa Tufanının ilk günlerinde Netanyahu ne demişti, biz bir hafta içinde savaşı kazanacağız. Sonra dedi ki üç hafta içinde Hamas'ı bitireceğiz, esirleri kurtaracağız, Gazze'yi boşaltacağız. Sonra bir üç hafta daha, bir üç hafta daha. Nice üç haftalar geçti, aylar geçti... Ama bir tek esiri kurtaramadılar. Altı ay geçti, değil Hamas'ı bitirmek, direniş dimdik ayakta ve onların burnunu yerden sürtüyor. Hamas'ı bitireceğiz dediler dünyanın dört bir tarafında yüz binlerce Hamas'lı ortaya çıktı. Gazze'yi boşaltacağız dediler, İsrail boşaldı. Gazze'liler herşeye rağmen dimdik ayaktalar.
Peki, bunu onlara kazandıran şey nedir? Bakın Siyonist bir komutan bir röportajda konuşuyor. Diyor ki, biz Gazze'de herhangi bir eve girer evi darmadağın eder, çocuklarının gözlerinin önünde annesine hakaret eder babasını döver gerekirse tutuklayıp zindana atardık. Sonra başka bir sokak... başka bir ev... Amaçları Gazze'nin çocuklarını sindirmek, korkutmak, köleleştirmek, İsrail'e karşı konulamayacağını göstermek vs... Peki ne öyle mi oldu? Hayır, onlar tam tersine dedesi şehit, babası Mücahit, anneleri İzzet abidesi olan o çocuklar büyüyüp değil köle ruhlu, Mücahit oğlu Mücahit ruhlu oldular. Kendilerini geliştirdiler dünyanın başına bela olmuş Siyonist firavunların tahtlarını salladılar. Onların korku duvarlarını yıktılar, gerçek yüzlerini tüm dünyaya gösterdiler. İşte bu Kur'an'ın binler mucizesinden bir tanesidir. İşte bu Kur'an'ın nesil yetiştirme, şahsiyet inşa etme, insanı kula kulluktan kurtarma, gerçek hürriyet'e, özgürlüğe kavuşturma mucizesidir.
Sizlere müjdeler olsun ki soykırımcı,
barbar Siyonizmin sonu gelmiştir. Zafer er ya da geç inananların olacaktır.
Allah'u Teâlâ Gazze'de ki kardeşlerimize sebat ihsan eylesin. Mücahit
kardeşlerimizin ayaklarını sabit kılsın.
Bizleri de Filistin ve Gazze konusunda
sorumluluklarımızı hakkıyla yerine getiren kullarından eylesin. Hepinize çok
teşekkür ediyorum.”dedi.