HÜDA PAR Bingöl Kadın Kolları Başkanlığı tarafından düzenlenen etkinlikte, yüzlerce çocuk bir araya gelerek siyonist işgal rejiminin Gazze'deki bebek ve çocuk katliamlarını kitlesel yürüyüşle protesto etti.
Bingöl
merkez Hacı Hıdır Camii önünde toplanan çocuklar, 7 Ekim'den bu yana
siyonistlerin çocukları öldürmesini protesto etmek amacıyla yürüyüş yaptı. Ulu
camii önünde biten yürüyüş basın açıklamasıyla devam etti
Yapılan yürüyüşten sonra Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan basın açıklamasını okuyan Muhammed Damar, kendisini Filistinli bir çocuğun yerine koyarak konuşmaya başladı.
"BEN, FİLİSTİNLİ ÇOCUK!"
Filistinli
bir çocuğun yaşadıklarını, duygularını, acılarını ve isteklerini dile getiren
Muhammed Damar, "Bir çocuk olarak kendimi Filistinli bir çocuğun yerine
koyuyor ve diyorum ki; ben, Filistinli çocuk! Filistin'de doğdum, Filistin'de
büyüdüm. Doğduğum gün tanıştım savaşla, doğduğum gün tanıştım bomba sesleriyle
ve doğduğum gün tanışamadım annemle. Doğduğum gün hastane bombalanmış, ben
kurtulmuşum, annem ise şehit olmuş. Asıl kurtulan ben miydim yoksa annem mi…
Ben Filistinli çocuk! Oyuncak nedir bilmedim. Arkadaşlarımla şehitçilik oynadık. Her gün birimiz şehit olduk hem oyunda hem gerçek hayatta… Okulum var mı yok mu bilmiyorum. Çünkü bombalar okullara da düşüyor ve biz okulsuz kalıyoruz.
Ben Filistinli çocuk! Doğduğum günden beri annesiz çocuk! Doğduğum günden beri vatanına göz dikilen çocuk. Ne suçum vardı ki benim? Ne suçu vardı ki annemin? Ne suçumuz var da böyle saldırıyorlar bize? Ve siz Ey Müslümanlar! Ne suçumuz var ki sessiz kaldınız bize? Durumumuzdan haberdar değil misiniz? Yoksa sizi de mi esir aldılar, sizin şehirlerinizi de mi bombaladılar da yardım edemediniz bize?
Ben Filistinli çocuk! Gazze'nin umudu… Mescid-i Aksa'nın umudu… " ifadelerini kullandı.
"BEN TÜRKİYELİ ÇOCUK!"
Dünyanın
sessiz kaldığına vurgu yapan Damar, Türkiye'den bir çocuk olarak ne
yapacaklarını anlattı.
Damar, "Şimdi de kendim olarak söylüyorum: Ben Türkiyeli çocuk! Bu topraklardan Gazze'ye selam olsun. Buradan Mescid-i Aksa'ya selam olsun. Dünya, size yapılan bu zulme karşı sessiz kalıyor. Bu da kötüleri daha da cesaretlendiriyor. Ama bizler Bingöl de bir araya gelerek şöyle haykırıyoruz: Bizler hep sizin yanınızda olacağız. Size yapılan bu zulme sessiz kalmayacağız. Selahaddin-i Eyyubi'nin torunları olarak özgürlüğünüz için çalışacağız. Ve size söz veriyoruz; alim olup bu davayı her yerde anlatacağız. Mühendis olup sizi koruyacak teknolojiler geliştireceğiz. Yazar olup dünyaya destanınızı anlatacağız. Asker olup sizi kurtarmaya geleceğiz. Şimdilik elimizden gelen sadece dua etmek ve bu zulmü duyurmaya çalışmak." diye konuştu.
"DAHA KAÇ ÇOCUK ÖLDÜKTEN SONRA HAREKETE GEÇECEKSİNİZ?"
Çocukların
ölümüne sessiz kalan büyüklerine seslenen Damar, "Peki, siz ey güç
sahipleri! Daha kaç çocuk öldükten sonra harekete geçeceksiniz? Siz hiç,
çocuğunuzun bileklerine bir mezar taşı gibi ismini yazdınız mı? Çocuk
yüreklerimizle yetişkin yüreklere haykırıyoruz; Kudüs Filistin'in başkentidir
ve israilin başkenti de cehennemin dibidir! Sizi çok seven ve sizinle Aksa'da buluşmak
isteyen Bingöllü kardeşleriniz. Hepinizi saygıyla selamlıyorum." dedi.
Basın açıklaması yapılan dua ile son buldu.