Erdemli Gençlik Kulübü tarafından Bingöl üniversitesindeCennetin anahtarı ‘Namaz' konulu konferansdüzenlendi.

Bingöl üniversitesi eski rektörlük konferans salonunda düzenlenen program, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Konferansta, Namaz Gönüllüleri Platformu Başkanı Araştırmacı Yazar Abdullah Yıldız bir konuşma yaptı. Yıldız konuşmasında, Namaz ibadetinin önemine değinerek, Namaz ibadetinin bir ‘Tevhid’ eylemi olduğunu vurguladı.

“Sadece Allah'ı kabul ediyorum”

Yıldız, “Biz Müslümanlar, sadece Allah'ın ilahlığını, otoritesini, talimatlarını, emir ve yasaklarını dinleyeceğiz. Bunu kabul etmeyen, Müslüman olmaz. Müslümanlık öyle kolay bir iddia değil, büyük bir iddiadır. Önce La ilahe illallah derseniz, ‘bütün ilahlara hayır, sahte ilahlara ve başta nefis olmak üzere, şeytan ve insanların ürettiği her türlü sahte otoriterliği, yasak ve yasaları red ediyorum ve kabul etmiyorum. Sadece Allah'ı kabul ediyorum.' demiş oluyorsunuz.” ifadelerini kullandı.

 “La ilahe illallah, özgürlüğün zirvesidir”

“La ilahe illallah, özgürlüğün zirvesidir.” diyen Yıldız, “Bir Müslüman hayatında bu cümleyi, günde beş defa tekrarladığı namazda ve her rekâtta okuduğu Fatiha'da ‘Sadece sana kulluk ederiz ve sadece senden yardım dileriz' cümlesini okuyarak, Rabbi'yle kulluk sözleşmesini imzalar. O yüzden Fatiha kitabın başına alındı. “dedi.

“Özgürlüğün de bir sınırı olması gerekir”

İslam'da özgürlüğün de bir sınırının olduğunu ifade eden Yıldız, “Özgürlük kelimesi yıldızlı ve sihirli bir kelimedir. Her şeyde bir sınır olduğu gibi özgürlüğün de bir sınırı olması gerekir. Özgürlüğe sınır koymak istemeyen insanlar, ya nefsinin esiridirler, ya başka bir kulun ortaya attığı bir takım düşüncelerin esiri, kölesi ve kuludur. Dolayısıyla bu tür insanlar kendilerini kandırıyorlar.” diye konuştu.

“Allah'la yaptığımız kulluk sözleşmesinin farkında mıyız?”

Kulları, kulların kulluğundan kurtarıp Allah'a kul etmemiz gerektiğini vurgulayan Yıldız, “ Allah'a kul olmak, özgürlüğün zirvesidir. Biz günde beş vakitte Fatiha süresinde bunu yaşıyoruz. Yaşadığımızın farkında mıyız? Söz verdiğimizin farkında mıyız?  Allah'la yaptığımız kulluk sözleşmesinin farkında mıyız? Biz Müslümanlar, bunun farkında olmaya geldik. Programımızın esası da budur.” dedi.