Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Solhan İlçe Başkanlığı koordinesinde, Kurumsal iletişim uzmanı, Siyaset bilimci, yazar Said Ercan tarafından “Dijital Dünya ve Dijitalizm” semineri verildi.
Belediye Kültür Merkezinde düzenlenen programa İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Yanılmaz, İlçe Müftüsü İlçe müftüsü Eyüphan Toprak, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşlar katıldı.
Hasan Hüseyin Yılmaz hocanın okuduğu Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından başlayan program TÜGVA İlçe Başkanı Ramazan Kızılırmak'ın açılış konuşmasıyla devam etti.
BİLİYORUZ Kİ DERDİ DÜNYA OLANIN, DÜNYA KADAR DERDİ OLUR
Açılış konuşmasını yapan Solhan TÜGVA İlçe temsilcisi Ramazan Kızılırmak,“Kimse zannetmesin ki Solhan da gençlik gaflet uykusundadır uyuyor. Allahın izniyle öyle bir gençlik ki Ashabı Kehf gibi asırlık uykulardan uyanıyor. Bizi bu uyanış davasında istihdam eden Alemlerin Rabbine hamd olsun. Bizim tek dayanağımız Rabbimizdir. Biliyoruz ki derdi dünya olanın dünya kadar derdi olur. Bizim derdimiz Ukba'dır. Hakkın rızasıdır. Gücünü haktan alan davalar ebedidir. Bizler bunun bilincinde olarak her zaman Haktan yana olacağız. Bu yolculuğumuzda en büyük güvencemizin gençler olduğunu bilerek gençlerimize dönük bütün alanlarda özel bir gayreti sergiliyoruz. Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in dediği gibi sevinin Mehmedim başlar yüksekte, ölsek de sevinin eve dönsek de sanma bu tekerlek kalır tümsekte. Yarın elbet bizim ebed bizimdir. Gün doğmuş gün batmış ne çıkar emek bizimdir. Saygı ve sevgilerimle Allaha emanet olun” dedi.
BİZİM HEDEFİMİZ Z KUŞAĞI DEĞİL, İSLAM KUŞAĞI
Selamlama konuşmasını yapan TÜGVA Bingöl İl temsilcisi İsmail Bukan ise "Bizler Türkiye gençlik vakfı olarak 2014 yılında İstanbul merkezi bir kaç gencin kurmuş olduğu ve şuan da 81 ilin 600'e yakın İlçe teşkilatları tamamen teşkilat kadroları gençlerden oluşan bir vakıfız. Solhan ilçe temsilciliğimize de yaklaşık 2 ay önce Ramazan Kızılırmak başkanımızı getirdik. Gerçekten Solhan için çok değerli, çok gayretli ve özellikle kaliteli çok güçlü ekibi var. Bizim hedefimiz Z kuşağı değil, İslam kuşağı Resulullahın yolundan giden bir gençlik oluşturmak ve o uyuyan devri uyandırmak için oluşan bir vakıfız. Rabbimizin izniyle sizlerin yardımıyla inşallah gençlerimiz Z kuşağı değil, İslam kuşağı olacak" ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLAR İKİ YAŞINA GELENE KADAR DİJİTALİ GÖRMEMESİ LAZIM
Kurumsal İletişim Uzmanı Yazar Said Ercan verdiği konferansta, “Çocuk seslerini inanılmaz seviyorum bağırsın, çağırsın, namaza gitsin. Bu Ramazanda imam efendi çocuklarla tren yapmış Amerika'da popçular, mankenler paylaşmış görüntüleri. Yapacak tabi çünkü biz o çocuklarımızı ekrana, tablete mahkum etmeyeceğiz. Şimdi tablet yetiştiriyor nesli ucuz bakıcı diyoruz biz buna, ver önüne sussun, dursun diye. Çocuklar iki yaşına gelene kadar dijitali görmemesi lazım çünkü ekran bağımlılığı çok kötüdür. Şimdi ki çocuklar izleyici oldu yan yana getir oyun kuramıyorlar. Özellikle iki yıllık pandemiden sonra anaokullarında diyorlar ki, hocam çocukları biz götürüyoruz oyun kuramıyorlar. Oyunları biz kuruyoruz devam ettiremiyorlar. Bakın çocuğa hiç oyuncağı vermeyin çocuk kendisi bir şey bulur ve oynamaya başlar. Çocukların öyle güzel dünyası var ki onlara pahallı oyuncaklar almana gerek yok ki çünkü çocuk hayatla doludur” dedi.
SINIRLI BİR HAYAT'TA, SINIRSIZ BİR İNTERNET İSTENİR Mİ?
Bir insanın 120 yıllık bir hayatla dünyaya geldiğini söyleyen Ercan “Bakın bir insan doğduğunda 120 yıllık bir hayatla doğarmış. Sizin yaşam kalitenize göre düşermiş o fakat sigara kullanırsan, alkol kullanırsan, sağlıklı beslenmezsen, yürüyüş yapmazsan, gece geç yemek yersen bu sefer gittikçe kendini yorgun hissedersin. Buradaki gençlere soruyorum sınırsız internet istiyor musunuz? Herkes evet diyor. Peki hayat sınırsız mı? Sınırlı bir hayat'ta sınırsız bir internet istenir mi? Yok çünkü hayatımız sınırlı. Günümüz 24 saat onun için zamanı verimli kullanacağız, zaman yönetimini iyi yapacağız, ailemize vakit ayıracağız. Ama günümüz insanında bırakın aileye zaman ayırmayı özellikle günümüz gençlerine söylüyorum kendimize vakit ayıramıyoruz ki. Oynadığınız oyunlar kendine vakit ayırmak değil. O oyunlarla Kü-resel sistemin değeri artıyor, parası artıyor sen oynayınca.” dedi.
İNANCI BİR YÜK GİBİ DEĞİL BİR SÜS GİBİ TAŞIMALIYIZ
Konuşmasında çocukların hayatımızdaki önemine vurgu yapan Ercan, “Bir insan yetiştiriyorsun pırıl pırıl bir insan cennetten kopmuş gelmiş bir mesaj gibi sen onu teknolojiyle baş başa bırak, hiç ilgilenme bir de okula gönder. Yaz okulunda imam ilgilensin, okulda öğretmen ilgilensin at üzerinden olur mu, olmaz. Onun için bütün dünyanın çocuklarına bir medeniyet borcumuz var. Batı da medeniyet yok iletişimde yok. Arkadaşlıkta kalmadı dostlukta kalmadı. Parası bittiği zaman akrabaya gitmek yok bankaya gideceksin kredi alacaksın, ömür boyu kredi ödeyeceksin. İşte yavaş yavaş Türkiye'ye de geliyor. Eskiden ben hatırlıyorum annem babamın buzdolabı alan komşuya hayırlı olsuna gittiğini. Şimdi adam villa alıyor kimse gitmiyor hayırlı olsuna. Onun için derdimiz çok fazla var. Gençliğinin kıymetini iyi bileceksin. Kendinize, ailenize, yaşadığınız topluma bir medeniyet borcumuz var. O da o medeniyetin en iyi örneği olmalı lafla değil yaşayarak. İnancı bir yük gibi değil bir süs gibi taşımalıyız. İnsanlar sana bakınca “ne kadar yüklenmiş ya” değil. Ne kadar süslü inanç o kadar güzel duruyor ki üzerinde, o kadar güzel bir Müslüman ki, o kadar huzurlu ki vallahi kıskandım onun huzurunu diyebilmeli.” dedi.
Program Kurumsal İletişim Uzmanı Yazar Said Ercan'ın imza töreninin ardından son buldu.