Öğretmenler günü münasebetiyle Solhan Şehit Seyithan Özdemir Sosyal Hizmet Merkezi Personelleri tarafından Emekli Öğretmen Paşa Yaman ziyaret edildi. 

1968 Solhan Bazmana doğumlu olan Paşa Yaman, 18 Aralık 1992 tarihinde Bingöl’ün Ağaçeli köyü mevkiinde kaza yaptığınıbelirterek, “Ben arkadaş konusunda çok şanslıyım, iyi bir arkadaş seçimi yaptığıma inanıyorum. Çünkü kazadan sonra da hiç yalnız kalmadım. Arkadaşlarım olsun, akrabalarım olsun, çevrem beni hiç yalnız bırakmadı. Başka hatalarım olsa da o seçimim doğruydu. Sosyal hizmetler bizi yalnız bırakmıyor, Milli Eğitim yalnız bırakmıyor. Diğer kurumlar da, kaymakamlar, öğretmenler gelip gidiyor. Sosyal Hizmetler de sağ olsunlar, yalnız değilim o konuda da. Annem var, ailemle kardeşlerimle yaşıyorum. Ailemden yana da hiçbir sıkıntım yok, beni hiç kimseye muhtaç etmediler. Elden ayaktan fazla düşmedik. Mümkün olduğunca da kimseye muhtaç olmamaya uğraşıyorum, kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılamaya çalışıyorum.” dedi.

Kazadan sonra çok kötü şeyler düşündüğünü ama öyle olmadığını dile getiren Yaman, “Ben her zaman söylüyorum; elime kalemi verseler bundan sonraki kaderini yaz deseler ben bu kadar güzel yazamazdım. Çok kötü şeyler bekliyordum bana kalsaydı. Ben perişan olurdum, ailem darmadağın olurdu. Hiçbir şey olmadı aksine daha güzel oldu. Okuyan kardeşlerimi okuttum. Aç kalmadılar, kimseye muhtaç olmadılar. Bir sıkıntı fazla yaşamadık engellikte ama kronik rahatsızlıklarım oluyor. Böbreğimin tekini aldırdım, bazen bağırsak sorunlarım oluyor. Geçen Diyarbakır’da onkolojide iki hafta tedavi gördüm. Yaşıyoruz gördüğünüz gibi iyiyiz.” ifadelerini kullandı.

18 Aralık 1992 geçirdiği kazadan bahseden Yaman, “Kaza benim suçum değildi aslında önümüze Elazığ plakalı bir kamyonet çıktı. Onun altına girmemek için yanımdaki de direksiyona asılınca sağ tarafa, şarampole yuvarlandık. İşte ben bu hale geldim, halamın kızı rahmetli oldu. Nişan alışverişine giderken kazayı yaptık. Hep sorarlar kazayı nasıl yaptınız diye? Kazadan sonra Elazığ’da bir buçuk ay yoğun bakımda kaldım, sonra Ankara’ya gittim tedavi için psikolojik sıkıntılar yaşadım birkaç yıl. Yani evdeki hesaplar çarşıya uymadı. Yoksa ben Ankara’da tedavi görürken oradaki doktorlar bana demişti gidersen sakın emekli olma moral motivasyon çok önemli sakın fizik tedaviyi bırakma. Buraya geldim ilk psikolojik sorunlar başladı diğer sorunlardan dolayı emekli oldum tedaviyi bıraktım. Gelişme olmadı o yüzden.” dedi.

Yaman konuşmasının devamında, “Benim bu duruma gelmem kaza yerinde o yardım esnasında oldu aslında. Ben kazayı geçirdiğimde hatırlıyorum sıkışmıştım direksiyon ile koltuk arasına kafamla camı kırıp dışarıya kendim çıktığımı kar vardı karın üzerine uzandığımı sonra kendimden geçmişim. Tabi o zaman trafik yoğun değildi tek taraflı yol yoktu. Birkaç saat sonra Bingöl’den Solhan’a gelen minibüs bizi fark etmiş onlar durdu. Beni bükerek götürdüler bir tır’ın arkasına attılar. Sonrada ben Fırat üniversitesine giderken doktor bana “Seni sözde kurtarırken mahvetmişler. Senin aslında bir şeyin yoktu. Normal bel kırıklılığıydı. İşte orada o kemik kırıkları sinirleri zedelemiş. Başta bize gelseydin bu durumda olmazdın bugün.” diye. Yardım ederken bazen yardım felaket oluyor, benim felaketim oldu. Ben Ankara’dayken cihaz takıyorlardı ayaklara ben adım atabiliyorum. Oradaki doktorlar diyorlardı tek tek adım atabilenler ilerde yürüyebilirler fizik tedavi ile. Ben tek tek adım atıyordum mesela bazıları vardı zıplayarak gidiyorlardı onlarda kesik vardı diyorlardı iyileşmesi artık zor. Ama bende zedelenmeydi bunu zamanla fizik tedaviyle, moral motivasyon ile düzelebilirdi. Ama ben tedaviyi red ettim. Psikolojik sorunlar yaşadım bayağı uzun dönem 15 yıl 20 yıl kadar o yüzden her şeyi bıraktım. Yoksa belki bu durumda olmazdım.” ifadelerini kullandı.

Son olarak Paşa Yaman, “Öğretmenler günü vesilesiyle sizlerin burada olması gerçekten gurur verici, Sosyal hizmetler olarak her zaman yanımda olduğunuz gibi bu günde yanımdaydınız. Çok teşekkür ederim. Bu bize büyük bir manevi destektir, bir güçtür, bir sahiplenmedir, kendimizi yalnız hissetmemedir. Öğretmenler günü bahanemiz olsun her zaman geldiğinizi görüyoruz. Sağ olsunlar her sene Milli Eğitim camiası da 24 Kasım’da beni yalnız bırakmıyor. Gerek kaymakam bey, gerek valiler geliyordu eskiden hatta bakan beyler geldi bir iki sefer milletvekilleri geliyordu. Yani ben o konuda şanslıyım hiç kendimi yalnız hissetmedim. Geçmişte bir çevremiz vardı bir arkadaşlığımız vardı onun etkisi hala sürüyor. Bu vesileyle bizleri hatırlayıp ziyaret etmeye gelen herkese şükranlarımı sunuyor.” dedi.

Yapılan ziyarette kuruluş müdürü Seyfettin Özdemir ise, “Bu anlamlı günde saygıdeğer hocamızı yalnız bırakmayıp kendisini evinde ziyaret ettik. Sürekli olarak ziyaretlerini aksatmadığımız hoş sohbetinden keyif aldığımız Paşa Yaman hocamıza bizi ağırladığı için çok teşekkür ederek ben ve kurum personellerimiz adına hocamız nezdinde tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler gününü kutluyorum.” dedi.