Bingöl İl Müftülüğü tarafından açılan kursta Kur'an-ı Kerim'i öğrenmeye başlayan Selma Başarılı, Naciye Varan ve Asiye Bağcı isimli görme engelli kız kardeşlerin Kur’an'ı okuma aşkı görenleri imrendiriyor.
Bingöl’de görme engelli kız kardeşlerin Kur’an-ı Kerim’i
okuma aşkı görenleri imrendiriyor.
Diyanet İşleri
Başkanlığı tarafından 4 yıl önce görme engellilere hizmet verebilmek üzere 81
ilden 132 Kur'an kursu öğreticisine verilen Braille alfabesi ile Türkiye'nin
çeşitli illerinde açılan görme engelli kurslar da eğitim veriliyor.
Bu kapsamda
birçok yerde olduğu gibi Bingöl’de de İl Müftülüğü Engelli Eğitim Bürosu
tarafından merkez Hacılar Camii'nde görme engellilere yönelik Kur'an-ı Kerim
kursu verilmeye başlandı.
Görme engelli
Selma Başarılı, Naciye Varan ve Asiye Bağcı kardeşler de görme engellilere
yönelik başlatılan kursta Kur’an-ı Kerim’i okumayı başladı.
Görme engellilere
yönelik özel hazırlanan kabartma yazılı (Braille alfabesi) Kur’an-ı Kerim’i
dokunarak gönül gözleriyle okuyan kardeşlerin azim ve gayretleri herkese örnek
oluyor.
İl Müftülüğü
tarafından 24 Eylül 2018 yılında işitme ve görme engellilere yönelik açılan
Kur’an-ı Kerim’i öğrenme kursu sona ererken, kursta katılım belgelerini alan
görme engelli kardeşler, gelecek eğitim ve öğretim yılında açılacak kursu dört
gözle beklediklerini ifade ettiler.
"Yeter ki gönül istesin hiçbir şey
Kur’an okumaya engel değildir"
Görme engelli
kardeşlerden Naciye Varan, görme engelli olduğunu belirterek, "Şu an
Kur’an’a geçtim. İl Müftülüğü tarafından umreye de gönderildik. Allah sebep
olanlardan razı olsun. Gözlerimi kaybetmeden Kur’an okumasını biliyordum. Son
zamanlarda gözlerimi kaybettim, okuyamıyordum.
Şu anda bu kabartmalı Kur'an'a başladık. Kur’an okumak çok güzel bir
şey. Bence herkes okumalı. Gören zaten
okumalı, görmeyenlerde okumaya başlasınlar. Kur’an okumaya hiçbir şey engel değil
ne göz ne dil hiçbir şey engel değil. Yeter ki gönüller istesin." dedi.
"Evden kursa gelip gitmede sıkıntı
yaşadığımız için servis istiyoruz"
Üç ay gibi bir
sürede Kur’an’a geçtiğini ifade eden Varan, şunları söyledi: "3 ay önce
başladık. Şimdi Kur’an’a geçtik. Mart ayının sonlarıydı başlamıştık. Kurs
katılım belgemi aldım. Kabartmalı Kur’an-ı Kerim hediye edildi. Okumaya devam
edeceğiz inşallah. Bir daha ki kursa gelmek için servis istiyoruz. Gelip,
gitmede sıkıntı yaşıyoruz. Bu konuda
servis yardımını istiyoruz. Ablam sürekli bizleri evden alıp kursa getiriyor
onun içinde çok zor oluyor. Dolaysıyla bizim için servis aracı gereklidir,
yetkililerin sesimizi duymasını istiyoruz."
Her gün 3 ablasını evlerinden alıp Kur’an
kursuna götürüyor
Kur’an öğrenmeye
gelen görme engelli 3 ablasını evlerinden alıp kursa getiren Rukiye Turhan,
"Ablam ve kardeşimi evden kursa getirip götürüyorum, canı gönülden bunu
yapıyorum. Bu kursa vesile olanlardan Allah razı olsun. Bugün bende onlar gibi
olabilirdim. 5 görme engelli kardeşim var, 4 evli biri bekâr. 3 ablamı getirip
götürüyorum. Çok şükür elim ayağımız tutuyor. Bende Kur’an okuyorum ama görerek
okuyorum. Okuyamadıkları için üzülüyorlardı. Sabah saat 09.00’da getiriyorum
bırakıyorum ve saat 12.00’ye doğru gelip alıyorum. Kur’an okumaya hiçbir şey
engel değildir. Tabi ki 3 kişiyi getirip götürmek zor oluyor. Çünkü her biri
bir yerden alıyorum. Hem benim ve hem de onlar için çok zor oluyor. Yağmurlu
havada daha da zor oluyor ıslanıyorlar. Onun için bir servis konulsa iyi
olur." diyerek yetkililerden yardım istedi.
"Kursa Kur’an öğrenme aşkıyla
geldim"
Kur’an kursuna
gelen görme engelli kardeşlerden Saime Başarılı da "Yüzde 95 görme
engelliyim. Daha önceleri Kur'an okuyordum. Son zamanlarda gözlerimi kaybettim.
Ondan sonra okunan Kur’an cüzlerini sadece diliyordum. Kabartmalı Kur'an'ı
duyduğum zaman çok sevindim. Kur’an öğrenme aşkıyla geldim. Öğrenmeye
çalışıyorum. İnşallah öğreneceğim. Kursun devamını dilerim inşallah. Şimdi
Elifba cüzündeyim. Kardeşim Kur’an’da okuyor. Allah nasip ederse devam ederiz
bırakmayız. Gözlerim böyle olunca Kur’an okuyamadığım için çok üzülüyordum.
Özelikle oruç ayı gelince daha fazla üzülüyordum. Göz sağlığım yerindeyken ben
cüz okuyordum insanlarda beni takip ediyordu. İnşallah bu şekil okuyup
öğreneceğiz. Böyle bir fırsat tanındığı için Allah razı olsun."
ifadelerini kullandı.
Görme engelli
kardeşlere Braille alfabesinden Kur’an dersini veren görevli Nebahat Bircan da
şunları söyledi:"Ben de yeni gözlerimi kaybettiğimden dolayı Ankara ve İstanbul'da
bu eğitimi aldım. Eğitim almak farklı bir şey ama öğretmek ise bambaşka duygu.
Onların azmi ve onların sevgilisini görünce tabii daha çok ben de öğretmek
istedim. Benim zaten içinde o duygu vardı, hani işte öğreneyim, öğreteyim.
Zaten o amaçla eğitim aldım. Bendeki duygu, gözlerim giderse en azından
başkasına faydam olur. Bingöl'de bu şekil ders veren kimse yoktu. İstanbul ve
Ankara'da eğitime gitmek çok zordu, gidip orda eğitim alıp buraya geldim.
Burada kabartma Kur’an-ı Kerim dersini veren bir benim. İyi ki gitmişim, daha
gözlerimi kaybetmeden öyle bir şey yaptığım için sevinçliyim. Görme engellilere
bir şey öğretmek benim için önemliydi. Görenlerin birçok imkanı var, Kur’an’ı
alıp okuyabiliyorlar, görebiliyorlar bir sıkıntıları yok. Bir kabartmalı Kur’an şu an hediyesi bin
TL'yi bulabiliyor 6 ciltten oluşuyor. Engellilerin hayatı her açıdan daha
pahalı oluyor. Buradan onu da görebiliyoruz.
Yani görenlerin elinde birçok imkanları var onları iyi bir şekilde
kullansınlar diyorum."
"Kur'an okumak çok güzel bir
şeydir"
Kur'an okumanın çok güzel bir duygu olduğunu ifade eden Bircan,
"Hiçbir engel, bir şey öğrenmeye engel değildir. O yüzden herkesin öğrenmesini istiyorum. Ben elimden geleni yapıyorum. Buraya Genç
ilçesinden gelip ders veriyorum, en azından onlar bir şeyler öğrensinler. Ben
İstanbul'a gidip öğrendim ama onların ayağına gelip öğretiyorum. Amacım,
onların benim çektiğim zorlukları çekmesinler. Çünkü buradan gidip başka yerden
bu eğitimi almak kolay değil. Sonuçta biz Müslümanız Kur’an-ı Kerim’i bilmemiz
lazım. O yüzden ben hiçbir şeyi Kur’an’ı öğrenmeye engel görmüyorum. Bu açıdan
gözü görenler çok şanslı elindeki kıymeti bilsinler." diye konuştu.