Siyer Sınavı’nda başarılı olanlar için yapılan ödül töreni öncesinde “İslam’da Çocuk Eğitimi ve Aile” konulu bir konuşma yapan Eğitimci ve Rehber TV programcısı Cevdet Yanılmaz, Aile eğitiminin önemine vurgu yaptı. 

Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından "O’nu Oku, O’nu Yaşa" sloganıyla 17 Şubat’ta Türkiye genelinde düzenlenen Umre Ödüllü Siyer Sınavı’nda ilçemizde faaliyet gösteren Çağrı-Der tarafından dereceye girenlere ödülleri program sonrası verildi. 

Kültür Merkezi’nde düzenlenen ödül törenine Eğitimci ve Rehber TV programcısı Cevdet Yanılmaz, Belediye Başkanı Abdulhakim Yıldız, İlçe Müftüsü Muharrem Dutar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Yanılmaz, STK Temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. 

Programda konuşma yapan Eğitimci ve Rehber TV programcısı Cevdet Yanılmaz, Şuanda evlatlarını Allah’a kul olarak yetiştirme mesuliyetinin sadece ve sadece en güvenilir olarak ailelere kaldığını belirterek, “İletişim çağında, ulaşım çağında, teknoloji çağında, küreselleşme çağında artık eski köye yeni âdetin geldiği bir çağda, evimizde dünyanın en ücra köşelerindeki herhangi bir programı izleme, dinleme imkânının olduğu bir çağdayız. Bizler bu nesli,  kıyamete kadar baki olan, muhteşem bir medeniyet olan İslam’a göre yetiştirmeliyiz. Yetiştirebilmek için mutlaka muhteşem medeniyetimizi öğrenmemiz gerekiyor. Evlatlarımıza öğretmemiz gerekiyor. Örnek olmamız gerekiyor. Yani anlatmaktan ziyade artık makinelerde anlatıyor, ekranlar anlatıyor, cep telefonu anlatıyor, anlatmanın fazla bir kıymeti harbiyesi yoktur.  Ondan daha önemlisi örnek olma, model olma, dünyanın cennet köşesi olan aileyi cehennem köşesine değil,  gerçekten birlikte cenneti kazanacak, kutsal o yuvayı ona göre dizayn etmemiz gerekiyor, ona göre kurmamız gerekiyor.” dedi.

“Allah’a kulluk davası, iman davası sıradan bir dava değildir”

Yanılmaz, şunları söyledi: “Yeryüzünün en şerefli varlığı olan insan ve insanda misafir olarak geçici bir süre burada kalacağı şüphesizdir. Geçici olarak dünyada kalan insanın, Allaha kul olarak yetişme meziyetine ulaşabilmesi için çok büyük tedbirler gerekiyor. Çünkü İslam davası, büyük bir dava.  Allah’a kulluk davası, iman davası, yeryüzüne halife olma davası sıradan bir dava değildir.  Onun için firavunlar, nemrutlar, karunlar, belamlar Allah’a savaş açma noktasında hem de üst düzeyde kenetlenmişlerdi. Günümüzde hepinizin ve hepimizin bilmesi gereken bir gerçek vardır. Dünya sömürü düzenleri, İslam’a savaş ilan etmiştir.”

“Peygamber varisleri, Peygamberlerini örnek alırlar”

Hazreti Muhammed’in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) herkes için model bir önder olduğunu ifade eden Yanılmaz, “Bu geçici misafirhanede biz eğer o önderimizin yolunda gitmezsek, vallahi sahte önderlerin yolunda gideceğiz ki yeryüzünün halifesi olarak bizleri gönderen Allah kendisine kul olarak kabul etti. Mükemmel düzenlediği dünya misafirhanesine bizi gönderdi. İşte Efendimizde hayatın her aşamasında bize modeldir. Bize örnektir. Bize önderdir. Peygamber varisleri, Peygamberlerini örnek alırlar, onun yolunda yürürler.” diye konuştu.

“Allaha kulluk görevimizi en iyi şekilde yerine getirmemiz lazım”

Yanılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu geçici kalacağımız dünyada zalimlerin ortaklarından olmaktan Allaha sığınırız. Onlara seyirci olmaktan Allaha sığınırız. Öyleyse kardeşlerimiz dünyanın bütün nimetlerinin sahibi olan Allaha kulluk görevimizi en iyi şekilde yerine getirmemiz lazım. Öncelikle kendimizi Allaha kul olarak yetiştirmemiz lazım.  Biz düzelirsek bizimle birlikte evimiz düzelir.  Ailemiz düzelir. Komşumuza faydamız olur.  Akrabalarımıza faydamız olur.  Öğrencilerimize faydamız olur ve yaşlılarımıza kısacası müminlerle beraber olanlar, Allah’ın Resulüne ümmet olmanın nimetini yaşayacaklardır.”

“Elimizdeki imkanları Allah için sarf edelim”

İslam dininin ihya ve inşa eden bir medeniyet olduğuna dikkat çeken Yanılmaz, “Medeniyetimizde ne vardı, bizim medeniyetimiz vakıf medeniyetidir. Dernekler, vakıflar, camiler, sendikalar, hayır kuruluşlarında görev almak zorundayız.  Küfür örgütlü üzerimize geliyor. Hala evimizde masamızda oturup şurada, burada sadece bir kaç kelimenin lafın belini kıralım demenin vakti değildir. Çünkü mazlumlar imdat bekliyor. Zulümden kurtulmak istiyor. Elimizde imkan var iken, bunları Allah için sarf etsek, Allah için yaşasak daha bereketli bir ömür olmaz mı,  daha mutlu olmaz mıyız? İki cihanın saadetini elde etmez miyiz?” diyerek İslam dinin önemine vurgu yaptı.

“Aile mutluluğunu ancak İslam’ı öğrenip yaşadığımız zaman bulabiliriz”

Ailelere de tavsiyelerde bulunan Yanılmaz, “Çocuk eğitiminde anne ve babaların dikkatli hareket etmesi lazım. Babalığımızı rafa kaldırmışız. Gencimizi kınıyoruz. Önce bilgilenmemiz lazım. Evimizi sohbet evine çevirmemiz lazım. Evimizi misafir evine çevirmemiz lazım.  Evimizi akraba ziyaretine çevirmemiz lazım.  Ama biz ekranlara kilitlenince komşuya sırt dönderdik, akrabaya sırt dönderdik, evladımıza da sırt dönderdik.  Allah bize irade vermiş irademiz için kendimizi biraz yoracağız.  Eşimize üst düzeyde nezaket göstereceğiz. Eşin yeri ayrıdır, annenin yeri ayrıdır, babanın yeri ayrıdır, dedenin yeri ayrıdır. Hepsi muhteremdirler, hepsi değerlidirler, hepsi kıymetlidirler. Eğer İslam terbiyesini almışsa kıymetlidirler. Nefsimizi biraz sorgulayalım. Nefsini sorgulamayan Kabil, kardeşi olan Habil’i öldürdü. Nefsini sorgulamayan Hazreti Yakub’un çocukları,  güzel olan Yusuf’a kastettiler.  Aile mutluluğunu ancak İslam’ı öğrenip yaşadığımız zaman bulabiliriz.” Şeklinde konuştu. 

Yapılan konuşmanın ardından Siyer Sınavı’nda dereceye girenlere ödülleri; Belediye Başkanı Abdulhakim Yıldız, İlçe Milli Eğitim Müdürü Ali İhsan Yanılmaz, İlçe Müftüsü Muharrem Dutar, Eğitimci ve Rehber TV programcısı Cevdet Yanılmaz, Emekli İmam Zahir Öğer, Çağrı-Der Başkanı İzzettin İslamoğlu, Eğitim Bir-Sen Solhan Şube Başkanı Nurullah Azak, Sabiha Bahçıvan Anadolu Lisesi Müdürü Ferzende Açan, Kaymakam Ersin Ateş Ortaokul Müdürü Ferhat Bayar, Farabi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Mahfuz Döner, İHH Solhan Şube Başkanı Muhammed Veysi Tunç, Gazetemiz imtiyaz sahibi Ahmed Çiftçi tarafından verildi. 

Program, Emekli İmam Zahir Öğer Hoca’nın okuduğu dua ile sona erdi.