Bingöl’de en büyüğü 4,2 şiddetinde olmak üzere meydana gelen onlarca artçı depremin ardından gündeme gelen deprem riski hakkında değerlendirmelerde bulunan uzmanlar, Bingöl’ün, aktif fayların en yoğun olduğu alanlardan biri olduğunu söyledi.
Konu ile ilgili olarak değerlendirmelerde bulunan Bingöl Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Yardımcı Doçent Doktor Vedat Avcı, Bingöl’ün ülkemizde aktif fayların en yoğun olduğu alanlardan birine karşılık geldiğini söyledi.
“3 fay hattı Bingöl ilinde kesişiyor”
Bingöl’ün, Kuzey Anadolu fayı ile Doğu Anadolu fayının kesiştiği bir alanda bulunduğunu söyleyen Avcı, “Bu Akif faylara bağlı olarak Bingöl, ülkemizde deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğu alanlardan biri. Çünkü kuzeyden, kuzey Anadolu fayı geçiyor. Ayrıca il merkezinden Karlıova’ya kadar devam eden doğu Anadolu fayı geçiyor. 2 fay hattı ve de Varto fayını da eklersek 3 fay hattı Bingöl ilinde kesişiyor. Bu faylara paralel olarak gelişmiş 2’inci faylarda var.” diye konuştu.
“Bingöl’de yaşanan depremlerde ekonomik ve can kayıpları oldu”
Bu faylara bağlı olarak hem yakın zamanda hem de geçmiş dönemlerde büyük şiddetlerde depremlerin meydana geldiğini söyleyen Avcı, meydana gelen depremlerde, önemli ekonomik kayıplar ve can kayıpları yaşandığını ifade etti.
Avcı, “En son 1 Mayıs 2003 yılında bir deprem meydana gelmişti ve 178 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. 7 Mart tarihinde, yani bu gece Bingöl Sancak Beldesine bağlı Oğuldere yakınlarında 4,2 büyüklüğünde bir deprem meydan geldi. Bu deprem, biraz önce bahsettiğimiz, doğu Anadolu ve kuzey Anadolu faylarına paralel olarak gelişmiş ikinci faylar üzerinde gerçekleşti. Deprem, Bingöl il merkezine yaklaşık 16 kilometre uzaklıkta meydana gelen bir deprem ve can kaybı ya da ekonomik bir kayıp söz konusu değil.” ifadelerini kullandı.
“Yapıların depreme karşı güçlendirilmesi gerekiyor”
Bingöl için depremin kaçınılmaz olduğunu belirten Avcı, bu gerçeğe karşı yapılması gerekenler hakkın şu değerlendirmelerde bulundu:
“Deprem buranın olağan bir gerçeğidir. Bu nedenle depreme hazırlıklı olmak lazım, insanları bilinçlendirmekten başlayarak yapıların depreme karşı daha da güçlendirilmesi gerekiyor. Aynı zamanda Bingöl ili hakkında ayrıntılı bir deprem çalışmasının da yapılması gerekir. Büyük ölçekte fay haritası tektonik haritalar üretmemiz gerekiyor. Jeolojik ve jeomorfolojik çalışmalar yapılması gerekiyor. Bu çalışmalar neticesinde haritalama ve fayların tespiti yapılacak, gerekli önlemler alınacaktır.”(İLKHA)