Bingöl Üniversitesi İlahiyat Gençlik Topluluğu’ndan oluşan öğrenciler, 28 Şubat yıl dönümünde o dönemde yaşanan haksız ve hukuksuzluklara ilişkin basın açıklaması yaptı.
Bingöl Üniversitesi İlahiyat Gençlik Topluluğu’ndan oluşan öğrenciler tarafından 28 Şubat zulmünün 21’nci yıl dönümü dolayısıyla basın açıklaması düzenlendi. Basın açıklamasında, 28 Şubat siyasi yargı kararları iptal edilsin ve 28 Şubat mahpusları derhal serbest bırakılsın vurgusu yapıldı.
Bingöl Üniversitesi giriş kapısında düzenlenen 28 Şubat ile ilgili basın açıklamasını platform adına Bilal Yeşilırmak okudu. Yeşilırmak, basın açıklamasına “Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Ancak Allah onları (cezalandırmayı) korkudan gözleri dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor.” Ayetin-i Kerimesini hatırlatarak başladı.
“Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne Türkiye'nin tarihi darbeler tarihi olmuştur.” diyen Yeşilırmak “Her on yılda bir darbe yaşanmış, her darbe ile halka büyük acılar yaşatılmıştır. 28 Şubat darbesi Türkiye tarihinin kara bir lekesidir. Bu darbe döneminde yüz binlerce mütedeyyin insan büyük zulümlere uğramıştır.” dedi.
“28 Şubat'ta bacılarımızın başörtülerine el uzatıldı”
28 Şubat'ta, kadınların başörtülerine el uzatıldığını ifade eden Yeşilırmak, “Üniversite ve okul kapılarında bacılarımız tesettürlü olduklarından dolayı içeriye alınmadılar. İslami kimliğinden dolayı hemen hemen Türkiye'nin bütün illerinde, İslami faaliyet ve çalışma yürüten ve İslami bir yaşam isteyen tüm insanlara yönelik bir cadı avı başlatıldı. Binlerce, on binlerce insan gözaltına alındı, çok ağır işkencelerden geçirildi ve zindanlara atıldı.” diye konuştu.
Üzerinden 21 yıl geçmiş olmasına rağmen yaraları kapanmamış olan 28 Şubat darbesi, brifingli siyasi yargı kararlarıyla cezaevlerinde tutulan 600’e yakın Müslüman siyasi mahpusu ve bunların ailelerini mağdur etmeye devam ettiğini aktaran Yeşilırmak, şunları söyledi:
“Beraat etmesi gerekirken aynı torba dosyaya dahil edildikleri için müebbet hapis cezası verilen; en ağır yorumla bile adli nitelikli süreli hapis cezası alması gerekirken, siyasi nitelikli müebbet hapis cezası verilen; delil niteliği tartışmalı olan dijital kayıtlarla cezalandırılan; avukatsız, işkenceli ve her türlü aşağılık yöntemle onur kırmaya dönük sorgulamalarda imzalatılan sahte ifade tutanaklarına dayanılarak gençlikleri ellerinden alınan; toplumsal zemin oluşturmak adına ev ya da işyerlerine yerleştirilen sahte delillere dayanarak aşağılık iftiralarla suçluymuş gibi medyanın önüne atılan 28 Şubat Mahpusları, darbenin mağdurları olarak halen cezaevlerinde tutuluyorlar.”
“Maalesef bazı dindar şahsiyetler için Şubat soğuğu hala sürmektedir”
28 Şubat darbesi sorgulanıp, darbeciler cezalandırılmadığı gibi darbenin mağduriyetleri de giderilmediğini belirten Yeşilırmak, “Darbecilerin cezalandırılması ve mağduriyetlerin giderilmesi bir tarafa, darbenin etkisi hala devam etmekte ve kendilerine kumpas kurulan insanlar hala cezaevlerindeler. Maalesef bazı dindar örgütlenmeler ve şahsiyetler için Şubat soğuğu hala sürmektedir.” dedi.
“Af talebinde bulunmayan, sadece yeniden yargılanma isteyen, vakur ve onurlu bir duruşla haklarını arayan bu insanların ve bu insanların ailelerinin hak talebinin gereğini yerine getirmek açıktır ki başta Yargı, Hükümet ve TBMM olmak üzere herkesin üzerine düşen önemli bir görevdir.” diyen Yeşilırmak, Şunları kaydetti:
“Bu görev ertelenemez, bu görev ihmal edilemez. Her darbe döneminde olduğu gibi 28 Şubat döneminde de darbeye karşı durmayan, açık veya örtülü destek verenleri her ne kadar mahkemeler cezalandırmamış olsalar da halkımız vicdanında mahkûm etmekle birlikte ilahi adalet cezalarını mutlaka tastamam verecektir. Ve şu anda 28 Şubat hâkim ve savcıları tarafından ceza verilen insanlar ile bu cezayı verenler aynı cezaevinde ve yan yana koğuşlarda kalmaktadırlar. Bu nasıl bir adalet ki hem ceza veren hem de ceza alan aynı yerde. 28 Şubat Yargı Kararlarının İptal edilmesi amacıyla geçekleştirdiğimiz eylem ve basın açıklamasıyla üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede soruna duyarlı bütün sivil toplum örgütlerinden, basın yayın organlarından ve diğer kişi ve kurumlardan ve mevcut hükümetten söz konusu mağduriyetlerin ortadan kaldırılması için katkı sağlamalarını beklediğimizi ifade ediyoruz.”
“Bu son 28 Şubat olsun”
Son olarak Yeşilırmak, “Şunu özellikle vurgulamak istiyoruz; 28 Şubat siyasi yargı kararları iptal edilsin. 28 Şubat mahpusları derhal serbest bırakılsın ve bu son 28 Şubat olsun.” şeklinde konuştu.