Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, İl Özel İdare Sekreterliği Sosyal Tesisleri'nde basına kapalı düzenlenen "Sivil Toplum Kuruluşları ile İstişare ve Değerlendirme" toplantısının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, Bölgenin ve Bingöl'ün önemli meselelerinin ele alındığını söyledi.

Bakan Yılmaz, Toplantının en önemli gündem maddesinden birinin Bingöl Üniversitesi olduğunu ifade ederek, "Bugün 13 bini aşan öğrenci sayısıyla, çalışanıyla üniversitemiz Bingöl'ün çok önemli bir kurumu. Üniversitemizin daha da iyiye gitmesi açısından bir takım görüşler, öneriler ortaya kondu. Üniversitenin gelişmesi için bir vakıf kurulması konusunda görüş birliğine varıldı.”dedi.

“Gençlere sahip çıkılması lazım”

Gençlere sahip çıkılması, onlara uygun bir gelecek hazırlanması için çaba gösterdiklerini vurgulayan Yılmaz, Türkiye'nin en büyük servetlerinden birisinin de genç nüfusu olduğunu ve iyi değerlendirilememesi halinde gençlerin başka alanlarda heba edilebileceğini belirtti.

"Bingöl Türkiye'nin en güvenli şehirlerinden bir tanesi”

TÜİK tarafından açıklanan "İllerde Yaşam Endeksi" sonuçlarına da değinen Kalkınma Bakanı Yılmaz,"Bingöl Türkiye'nin en güvenli şehirlerinden bir tanesi. Geçtiğimiz gün TUİK olarak bir yeni endeks yayınladık. Yaşanabilir iller endeksi. Bu noktada alt bazı değerler, ölçümlerde var. Bunlardan biri güvenlik meselesi. Bu çalışmamızda 81 il arasında en güvenli yirminci il Bingöl çıktı. Bugüne kadar da çok şükür Bingöl'de bu çukurlara, birtakım terör faaliyetlerine rastlamadık. Bundan dolayı da gerçekten çok mutluyuz. Bingöl halkına da müteşekkiriz."şeklinde konuştu.

“Karne alan öğrencilere bomba atacak derecede gözü dönmüş bir örgütten bahsediyoruz”

Bölgede yaşanan sıkıntılardan üzüntü duyduklarını vurgulayan Bakan Yılmaz, "Geçtiğimiz gün okul bahçesinde karne alan öğrencilere bomba atacak derecede gözü dönmüş bir örgütten bahsediyoruz. Bu artık sözün bittiği yer. Yorum yapmaya bile gerçekten gerek duyulmayacak ölçüde bir vahşet hadisesi. Buradan da bölgemizin bir an önce terörden kurtulmasını temenni ediyoruz. Bölgemizde 'silaha, şiddete yer yoktur' diyoruz. Yeterince bu bölge bundan zaten acılar çekti, sıkıntılar, birçok kayıplar yaşadı. Gerek insanı anlamda gerek ekonomik anlamda, kalkınma anlamında terörün büyük zararlarını yaşadı bu bölge. Özellikle bu bölgede yaşayan insanlarımız ve özellikle de gençlerimiz ve yoksul kesimler bu terörün en büyük darbesini yediler gerçekten. Önümüzdeki süreçte terörün ortadan kalktığı, huzur ortamının pekiştiği, terörü değil bu bölgenin kalkınmasını, gelişmesini konuştuğumuz günlerin bir an önce gelmesini temenni ediyoruz."dedi.

“Silaha şiddete başvuranlar, insanımıza zarar veriyorlar”

Toplum adına hiç kimsenin tek başına kalkıp konuşması da doğru değil" diyen Yılmaz, konuşmasına şöyle devam etti: "İçinde bulunduğumuz bölgede çok çeşitli görüşler, inançlar, fikirler söz konusu. Herkesin de fikrine, inancına saygı duymak durumundayız. Demokratik kanallar Türkiye'de açık. Herkesin ne fikri varsa ortaya koyabilir, ifade edebilir. Bunun önünde de hiçbir engel yok. Böyle bir ortamda silaha şiddete başvuranların da hiç bir bahanesi yok. Bunlar sadece ve sadece ülkemize ve insanımıza zarar veriyorlar. Başka bir takım güç odaklarına hizmet ediyorlar. Başka da bir şey yaptıkları yok. İnşallah bunları da atlattığımız bir ortamda hem bölgemiz için hem ilimiz için çok daha yoğun hizmetlerimizi devam ettireceğiz."

"Bizim temel perspektifimiz insanımızın emniyetidir, huzurudur”

Yılmaz konuşmasının devamında, "Bizim temel perspektifimiz insanımızın emniyetidir, huzurudur, refahıdır. İnsanımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. Bu çerçevede hem Bingöl halkına hem Doğu ve Güneydoğu'da yaşayan bütün insanlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Terör örgütü ve arkasındaki odaklar çeşitli terör örgütleri aslında ne yapmaya çalışırlarsa çalışsınlar halkımız sağduyuyla hareket ediyor ve bu terör örgütlerinin tuzağına düşmüyor. Onlar halkı sokağa dökmek istiyorlar,  kaos ortamı oluşturmaya çalışıyor, kargaşa yapıp toplumun huzurunu iyice bozmak, kalıcı bir şekilde bozmak istiyorlar ama halk bu tuzağa düşmüyor. Halkımız sağduyuyla hareket ediyor ve çok dikkatli bir şekilde kimin ne yaptığını takip ediyor ve vicdanında hepsini de hak ettikleri yere koyuyor. Bundan sonra da biz halkımızla daha fazla kucaklaşarak, halkımızla diyalog içinde, halkımızın meselelerine her zaman eğilerek en büyük dikkati, hassasiyeti göstererek bu mücadelemizi devam ettireceğiz."şeklinde konuştu.